Yaprak, daha önceden de bir araya gelip enerjimizin fazlasıyla tuttuğu genç bir oyuncu. İçerisinde yer aldığı Menajerimi Ara dizisinde tanımıştım onu, çok da ilgimi çekmişti kabiliyeti. Şimdilerde ise daha farklı bir Yaprak ile buluşmuş gibi hissettirdi bu çekim. Konuştukça yılların verdiği olgunluk, duruş ve tabii saçlarındaki değişiklik dikkatinizi çekecek hemen. Siz de fark edecek ve bundan sonraki hedefleri için ona şans dileyeceksiniz!
Birkaç yıl önce bir aradaydık seninle Yaprak. Yine çok tatlı bir çekim yapmıştık. Şimdi ise karşımda daha da olgunlaşmış, sarıya dönen saçlarıyla kendinden çok daha emin bir Yaprak duruyor. Nasıl bir dönemindesin bu aralar?
Benim için de sizinle geçirdiğim vakit ve ortaya koyduğumuz her şey çok değerli oluyor. Zamanın getirdiği deneyimlerle kendimi anlamlandırışım her an değişiyor. Şu sıralar o anlamlarla tanışmaya başladığım dönemdeyim diyebilirim.Yani o eğitimden şu eğitime ve elimden geldiğince temas etmekle, tüm bunları sindirip dönüştürmekle ilgileniyorum.
27 yaşında olmana rağmen şimdiye kadar yer aldığın projeler bir hayli fazla ama özellikle Menajerimi Ara ile seni tanıdık diye düşünüyorum. Sendeki yeri nasıl bu projenin? Nasıl bir tecrübe oldu?
Buradan bakınca büyük bir challenge ve fütürsüzlük olduğunu düşünüyorum. Kalpten inandığım bir hayalin içinde küçük bir çocuk gibi sadece hissederek yaşamışım her şeyi. Bu kendiliğindenliğim bana hem çok güzel insanlar hem de çok yeni bir ben katmış.
Bu proje akabinde de yer aldığın dizilerin sayısı artışa geçti. Son Yaz, Yalnız Kurt, Yıldızlar Bana Uzak’ın yanı sıra sinema filmi olarak da Yirmisekiz’de oynadın. Sinemanın sendeki yerini bize tarif eder misin?
Sinemanın erişilebilirliğini ve güçlü bir erdem talep edişini kesinlikle takdir ediyorum. Güçlü bir arşive sahip, herhangi bir filmden hiç etkilenmemiş tek bir insan olduğunu düşünmüyorum. Tüm bunların yanında daha çok sahneye ilgisi olan bir çocuktum. Başından sonuna sahne-sahne için-olanın heveslisi ve sevicisiydim. Akışı seviyorum.
Çıkış noktasının kuvvetli olmasının diğer işlere olan etkisine inanır mısın? Nasıl başlarsan öyle gider dedikleri şey, oyunculuk için de geçerli mi sence?
Bunun doğru bir genelleme olduğunu düşünmüyorum. Bence hangi mesleği yapıyor olursanız olun, hayatınızın hangi döneminde hangi dertteyseniz işiniz de bundan etkilenir. Yeri gelir parlar, yeri gelir sönmüş olmayı kabul ederken bulursunuz kendinizi. Belki olgunlaşmak ve yaşlanmak denen yer parçalarımızı bilip derdimizi seçebildiğimiz yerdir. Yoksa öyle de böyle de bir şeyler yaşıyoruz zaten.
Yeni projelere de açık bir oyuncusun. Hedeflerin arasında dijital projelerde de yer almak var mı? Malum dünya artık dijitalleşmek üzerine.
Çok hedefim var hayalimde diyebilirim. Dijital projelerde, sinemada, tiyatro sahnelerinde, belki bir konserde, müzikalde, üretmekten zevk aldığım her işin içinde olmak istiyorum. Hayal kurmak sizi oraya götürmüyor olabilir ama orada olacağınıza inancınızı kesinlikle artırıyor.
Tüm bunların yanı sıra sosyal medyada da aktifsin. Instagram iş birliklerin de mevcut. Markalarla buluşman nasıl oluyor? Neye göre eleme yapıyorsun?
Bu konuda düz bir insanım. Biraz gülelim, bütçe 🙂 O markanın kalbimdeki ve hayatımdaki yerine göre ayırıyorum. Gün geçtikçe kendimizden olan işletmeler de artmaya başladı. Beni yansıttığını hissettiğim her şeyin parçası olmak istiyorum.
Enerjin karşı tarafa sosyal medyadan dahi yansıyor. Takipçilerin Yaprak’ın her anını oradan görebiliyor mu? Sık sık gününü paylaşmayı sever misin mesela?
Henüz bunu çok sevdiğimi söyleyemeyeceğim. Çünkü ben de her an harika bir enerjide hissetmiyorum kendimi. Evet, çok enerjik bir parçam var, o çok meraklı heyecanlı, paylaşmayı seviyor ama bir diğer yanım da çok kırılgan, korkuyor, inciniyor. Bu yüzden sosyal medyanın ben merkezli acımasızlıkları benim için zorlayıcı olabiliyor.
Setin yok! Tüm gün senin! En çok nelerden beslenirsin böyle zamanlarda?
Mutfak, mutfakta yaptığım her şeyi çok seviyorum. Her aşamasında orada olmanı istiyor yoksa bir şeyler hemen ters gitmeye başlıyor. Yaptığım her şeyi farkında olarak yapmayı seviyorum. Dikkati çabuk dağılan biriyim. O yüzden evimdeki inziva alanım gibi orası. Kitaplar ve filmler, yemeğe arkadaşlarımı davet etmek, aileyle olmak ve etkisine hayran kaldığım spor. Ya da hareket etmek diyelim. Böylesi daha iyi.
Oyunculuk adına kendine nasıl yatırımlar yapıyorsun? Yeni eğitimler almaya meraklı mısın?
Özümde meraklıyım. Bana sınırsız imkan sunulsa muhtemelen her an bir eğitimde bir şey yapıyor olurdum. Ama tek öğrenme konusunda pek iyi olduğumu söyleyemem, o da benim eksiğim. Şu sıralar da Deniz Erdem Stüdyo’da grup eğitimi alıyorum. Şan eğitimim var, bir de pilates, yoga. Benim için onlar da eğitim gibi geçiyor.
Seni tanıdığımız günden beri fitliğin ve güzelliğin tam yerinde! Bunu korumayı başarmak için kendine ait sırların vardır kesin. Neler olduğunu merak ediyoruz.
Sadece doğal ve sağlıklı olmak istiyorum. Ana fikir hep bu. Özellikle yaptığım başka bir şey yok, kendimin ve bedenimin neye ihtiyacı olduğunun farkında olmaya çalışıyorum.
Ara ara saçlarınla farklılıklar yaratmayı seviyorsun. Ufak değişiklikler dışında radikal kararlar almak seni ürkütür mü?
Ürkütür ama kesin yaparım, yani benim bir şeyi deneyimleme fırsatım varsa kaçırmam. Yoksa merakım o ihtimalde kalabilir, ne gerek var.
Son olarak yakın gelecekteki hedeflerin neler? Mutlaka hayata geçirmek istediğin bir projen var mı?
Dediğim gibi yapmak istediğim çok şey var ve ben de kendimi onlara hazırlamaya emek veriyorum. Tüm bu emeklerle yapışacak yeni yeni projelerin yakın olmasını dilerim. Aklımda oyunculuktan bağımsız ama birlikte olan fikirler de var.
Her şey için BeStyle Magazine ekibine de teşekkür ederim.
RÖPORTAJTUĞÇEORÇUNUS
FOTOĞRAFBATUDOKUR
STYLINGBÜŞRAIŞIK
STYLING ASİSTANLARI:BETÜLÇAPKURÖZLEMMELİKOĞLU
SAÇROJİNBOTAN
MAKYAJAKINSERT
STÜDYOBLANCNOIR
PRŞEFKATPEKER