#ThrowBack Tasarım Hikayeleri & Muse For All Marka Kurucusu Yasemin Öğün

Yasemin öyle bir marka yarattı ki, Muse kadınları markayla tanıştıktan sonra bir daha kolay kolay bırakamıyorlar. O da bu hissin tasarımlardaki güç ve rahatlıktan kaynaklandığını savunuyor. Biz de bu noktada ona çok katılanlardanız, çünkü marka henüz 3 yaşında olmasına rağmen yenilenmeyi ve başarılı tasarımlara imza atmayı hedefleyenlerden. Bu gücü fark eden kadınlar da Muse For All parçalarıyla fark yaratmayı başarıyorlar.

Bir tasarımcıyla tasarımları üzerine konuşmak ne büyük keyif. Nasıl geçti yeni sezon hazırlıkları?

Teşekkür ederim, benim için de çok çok keyifli. Yeni sezon aşırı heyecan verici. Her sezon bende yeni bir bebek geliyor hissi oluşturuyor, müthiş bir şey.

Neler bekliyor markada bizi bu sezon?

Muse For All bu sezon çok farklı ve renkli. Temamız “cesaret”. Yeni bir döneme giriyoruz ve bu değişimden ilham alarak renkli ve dinamik bir koleksiyon hazırladık. Artık daha özgür ve korkusuz bir yaz diledik. Koleksiyonda doğal kumaşlara yer verdik. İpek, ham keten ve koton kumaşlar ağırlıklı olacak. Bikini ve mayo koleksiyonu 15 parçaya çıktı. Ayrıca plaj giyimine yer verdik. Ham ketenlerle salaş pantolon, üstler ve şık plaj elbiseler yer alıyor. Bizim için çok heyecanlı bir sezon geliyor.

Bir tasarımcının ilham aldığı noktalar genelde merak edilir. Seninkiler neler?

Bunu hep söylüyorum, ben sokaktan çok ilham alıyorum. Etrafımdaki tanıdık veya tanımadık tüm kadınlar benim için bir ilham kaynağı. Çok gezmeyi seviyorum… Şehirler, eserler ve doğa da ilham veriyor. Eski zaman filmlerini izlemeyi çok seviyorum. Oradaki kostümler o kadar güzel ve zamansız ki… Hepsi benim için ilham kaynağı. 

Yepyeni bir koleksiyon öncesi markanın kimliğine uygun hikayesini kafanda oturtma sürecin nasıl ilerliyor? Sence de enerji koyularak yapılan her şeyin bir alıcısı var mı?

Ana hatlarıyla markanın DNA’sından çıkmamaya çalışıyorum öncelikle. Arada kendimi de müşterileri de şaşırtmayı seviyorum, bir renkle veya bir modelle. Ama genellikle ana hatlara sadık kalıyorum. Bu da zaten 3 senelik bir marka ve zamansız parçalar olmasına rağmen, Muse For All markasını duyduğunuzda gözünüzde belli başlı parçaların canlanmasını sağlıyor. Bu kadar kısa sürede bu kadar kadına ulaşmanın sırlarından biri de mutlaka ki Muse’un bir sihri olması. Muse kadınlarının markayla tanıştıktan sonra bir daha bırakmamalarının nedeni sadece tasarımlar değil, tasarımların verdiği güç ve rahatlık olduğunu düşünüyorum. 

Moda dünyası ile trendler büyük bir zincir aslında ve her bir marka bu zincire bağlı. Tasarımcılar olarak sizler de sürekli üreterek bu zincire hayat veriyorsunuz. Her geçen gün dijitalleşmeye başlayan bu dünya için bir gün bu zincire hayat verememek gibi korkuların var mı?

Dijital dünyanın avantajları olduğu gibi dezavantajları da var tabi ki. Bu bizim sektörümüz için de geçerli. Ben bu noktada iyi tarafını değerlendirmek isterim; Muse For All markası henüz 3 senelik bir marka olmasına rağmen tamamen organik bir şekilde hızlı büyüdü. Benim de dijital dünyada aktif olmamın yanı sıra online alışverişin büyümesi de çok etkiledi bu durumu. Şu an Muse tasarımlarının bir şekilde dünyanın öbür ucundan duyulması, tercih edilmesi ve memnun kalınması bana çok umut veriyor ve bir şeyleri doğru yaptığımı kanıtlıyor. Şu an, dijital taraf için bir korkum yok, sadece iyi tarafından bakıp trendleri elimizden geldiğince takip edip ayak uydurmaya çalışıyoruz. 

Sezon çekimleri nasıl geçti peki? Ürünlerin çekim hikayeleri de çok heyecan verici olmalı.

Çekimler her zaman işin en keyifli zamanlarından biri oluyor tabii ki. Koleksiyonun hikayesinin profesyoneller tarafından işlenerek bir kurgu çıkarması, ortada sadece bir tasarım varken, onu kimin üstünde, nerede, ne zaman göreceğimizi hayal edip sonra o hayali olabilecek en iyi şekilde karşımızda görmek benim için büyük bir haz. İnanıyorum ki sizler de aynı duyguyu alacaksınız.

Hayallerin neler? Kendini ileride nerede ve nasıl bir konumda görüyorsun?

Hayalim; bu zamana kadar gittiğim gördüğüm, gezdiğim her yerde bana ilham veren bütün Muse kadınlarına ulaşabilmek. Belki bir gün hiç bilmediğim bir şehirde veya ülkede yolda yürürken yanımdan geçen kadının Muse For All tasarımı giydiğini görmek. 

Dünya çapında çok rastladığımız tasarımcılarla marka iş birlikleri hakkında ne düşünüyorsun? Böyle birleşmeleri moda dünyası için güçlü buluyor musun?

Marka iş birlikleri kesinlikle çok çok önemli. Markanın daha çok ulaşılabilir olmasında da inanılmaz bir etken. Farklı iki kitleyi ortak noktada birleştirmek ve bu birleşmeden bir iş yaratmak bence çok özel ve keyifli. 

Son olarak vakit kaldıkça kendine özel tasarımlar yapar mısın? 

En sevdiğim alan. İnanılmaz yoğun çalışıyorum çok nadir zamanlarda yapabiliyorum ama yaptığımda bana çok büyük keyif veriyor.