in

Milano’da Yaşamak

Milano’ya taşınmadan önce herkes şehrin sıkıcı olduğunu, yapacak pek de bir şey olmadığını söylerdi. Ama artık deneyimliyim, yaşayıp da  gördüm! Milano tam hayallerimdeki gibiydi. İlk gittiğim anı hatırlıyorum, aramızda farklı bir bağ oluşacağını hissetmiştim, ilk andan itibaren de çok sevdim! 

Tabii ki de ilk gittiğimde korkularım, endişelerim vardı. Yeni hayat, yeni ülke, yeni insanlar, yeni dil… Ama biz Akdeniz insanı olduğumuzdan olsa gerek, İtalya’ya alışma sürecimiz çabuk sürüyor. 1-2 hafta kaldıktan sonra kendimi sanki hep oraya aitmişim gibi hissederek, oranın tadını çıkarmaya başladım. 

Milano’da yaşamaya gelince de; taşınma sürecimde en önemli ve öncelikli konu tabii ki de ev tutmaktı. Bu süreci Türkiye’deyken uzaktan kumanda bir şekilde yürüttüm. Evin konumu benim için öncelikliydi. Ev hem merkezde olmalıydı hem de okuluma ve kısacası gittiğim her yere yakın olmalıydı. Bu şekilde filtreleyerek evleri seçtim. O zamanlar şanslıydım ki; arkadaşım orada olduğu için gidip benim için evleri gezdi ve bana fotoğraflarını attı. Böylelikle uygun evi bulmuş oldum. Milano’da kira fiyatları çok yüksek değil. Yere, konuma göre fiyatlar her yerde olduğu gibi burada da değişiyor. Ama genel olarak güzel evlerde uç kiralarla karşılaşmıyorsunuz. Öğrenci olanlar için de bu güzel bir avantaj oluyor böylelikle. 

Milano, bazı özellikleriyle tipik İtalyan şehirlerinden ayrılıyor, kabul. Ama yine de o İtalyan hissini alabiliyorsunuz. Modanın başkenti bu şehirde sokakta gördüğünüz herkes giyimine çok dikkat ediyor ve hakikaten kadın-erkek herkes çok güzel giyiniyor. Böylelikle yürüdüğünüz her sokak, kahve içtiğiniz her kafe, girdiğiniz her restoran mini bir moda haftasındaymış gibi hissettiriyor size. Özellikle de orada yaşıyorsanız, her gün okula veya işe giderken çok özenli giyinmelisiniz. Zira İtalyanlar buna çok önem veriyor.

Milano’nun havasını soracak olursanız; herkesin düşündüğü gibi ılıman bir havası yok öncelikle onu söyleyeyim. Kışın şehir oldukça soğuk hatta hava sıcaklığı -2 derecelere kadar düşebiliyor. Yürürken yüzünüze çarpan soğuk havalar sizi hasta bile edebilir, baştan uyarayım. Milano’da yaz ayları ise oldukça sıcak geçiyor. Aynı zamanda şehrin en turistik dönemi de diyebiliriz. Bu yüzden yazın gidecek olanlar her yere rezervasyonlu bir şekilde gitmeliler. Aksi takdirde bir dondurma için bile kapılarda saatlerce kuyruk bekleyebilirsiniz. Tabii orada yaşamaya başlayınca turistlerin gittiği değil, lokallerin gittikleri yerlerden daha çok keyif alıyorsunuz. 

Milano’da ulaşımı merak edenler için; şehir çok düz ayak. İstediğiniz yerlere yürüyerek bile gidebilirsiniz desem hiç de abartmış olmam. Zaten bir şehri keşfetmenin en güzel yolu da yürümek değil midir? Yürümeyi sevmeyenler için de tramvay ve metro ağı gayet gelişmiş bir şekilde, kullanabilirsiniz. Sabahları derse yetişmek durumunda olduğum için ben tramvay kullanıyordum. Akşamları hava güzelse eve dönerken yürümek en büyük keyfimdi. 

Milano’da yaşarken, görmek istediğim bütün İtalyan şehirlerine Milano Centrale Tren İstasyonu’ndan kalkan trenlerle gittim. Bu istasyona gidince büyülendim adeta. Bir insan bir tren istasyonundan neden ve nasıl büyülensin ki? Öyle değil işte! Koskocaman, İtalyan mimarisine uygun bir bina düşünün, içinde Zara, Mango gibi mağazalarının da olduğu bir tren istasyonu. Ayrıca trenler çok hızlı ve içleri tertemiz. Havaalanlarından dönerken veya giderken de tren tercih edebilirsiniz. Hem daha ekonomik hem de trafiğe karışmadan kolayca merkeze varabiliyorsunuz. 

Milano’da yaşamak yukarıda belirttiğim tüm ayrıntılarıyla çok güzeldi bence. Bir daha bir Avrupa şehrinde yaşama durumum olsa yine burayı seçebilirim. Ne havasıyla ne insanlarıyla ne de sokaklarıyla sizi yormuyor Milano. Kendinizi şehrin akışına bırakınca zaten bir şekilde yaşamayı da hallediyorsunuz. Bu şehirde kimsenin bir şeye acelesi yok, herkes sadece keyif almaya bakıyor burada. Kısacası yazıyla kışıyla harika bir şehir burası. Üniversite okumak isteyenler kesinlikle bu ihtimali de değerlendirmeliler!

 

What do you think?

Written by Kezban Belet

Cilt Yaşınızı Geri Almak Elinizde

Gizli Gizli Karbonhidrat Tüketimi