in

LES BENJAMINS FLAGSHIP MAĞAZASI NİŞANTAŞI’NDA AÇILDI

Tasarımlarında hikayeleri, kültürleri ve gelenekleri harmanlayarak günümüz sokak modasına yansıtan Les Benjamins, ilk flagship mağazasını 11 Ekim Perşembe günü özel bir davetle İstanbul’da açtı. Yeni Les Benjamins flagship mağazası çok markalı bir sokak modası, spor giyim, sanat ve teknoloji merkezi olmasıyla Nişantaşı’ndaki adresinde şehre yeni ve özgün bir konsept getirecek.

Uluslararası moda, sanat, spor, müzik ve tasarım dünyasını bir araya getiren özel açılış daveti, markanın kurucusu ve kreatif direktörü Bünyamin Aydın ev sahipliğinde gerçekleşti. Mağazanın mimarı ve Food NY Kurucu Direktörü Dong Ping Wong, ünlü DJ ve tasarımcı Heron Preston, Sita Abellan ve İnan Batman gibi uluslararası platformda tanınmış isimleri bir araya getiren Les Benjamins flagship mağaza açılışına, Özge Özpirinççi, Öykü Baştaş, Yasemin Allen, Metin Fadıllıoğlu, Levent Erden, Ahu Yağtu, Hazer Amani, Oğulcan Engin, Tara Devries – Özlem Kaymaz, Doğuş Çabakçor, Burak Yörük, Dila Tarkan ve Cemrehan Karakaş gibi isimler de katıldı.

Akkavak Sokak 16 numaradaki 300 metrekarelik yeni Les Benjamins mağazası, alışveriş deneyimini yeniden yaratmayı ve İstanbul’un kreatif çevrelerini modaya yeni gözlerle bakmaya teşvik etmeyi hedefliyor. Bu felsefe, fotoğraf makinesinin telemetresini çağrıştıran yeni logosu ve Bünyamin Aydın’ın yaşam boyu fotoğrafçılık tutkusunun ifadesiyle el ele gidiyor.

Logonun anlamıyla ilgili soruya “Ben fotoğraf makinesi koleksiyonu yapıyorum. LES BENJAMINS olarak sanatsal yönümüzün köklerinde de her zaman kültür, seyahat ve dış mekan fotoğrafçılığının yer aldığını hissediyorum. Kültürleri, fotoğraf makinesinin objektifinden görüyorum” yanıtını veren Aydın, flagship mağazasının amacını “Çok kültürlü evrenimizin ruhunu yakalamak ve İstanbul gençliğinin buna katılmasına ve birlikte evrimleşmesine katkıda bulunmak” sözleriyle anlatıyor.

Çevresel mimarlık stüdyosu FOOD New York ile yakın işbirliği içinde tasarlanan yeni destinasyon mağaza, Bünyamin Aydın’ın kültür ve topluma olan bağlılığını yansıtıyor. Çağdaş moda, tasarım, fotoğrafçılık, teknoloji ve yeni yetenekleri desteklemeye ve sergilemeye odaklı mağaza aynı zamanda İstanbul’un kreatif çevrelerinin buluşabileceği ve yaratıcı sinerjiler paylaşabileceği bir mekan sunuyor.

Dolayısıyla, asıl hedef uluslararası moda haritasına bir lüks konsept mağaza daha eklemek değil, ürünlerin düşünmeyi tetiklediği, yenilikçi ve yaratıcı deneyimler yaşamaya olanak verdiği benzersiz bir platform önermek oluyor. Üç katlı binayı yırtan bir uçurum hissi uyandıran mağazanın yerleşim düzeni, sınırları zorlayan bu değerlere saygı gösterirken bir yandan da mimarinin yıkıcı bir nosyonuna dayanarak mekanı kullanmanın yeni yollarını araştırıyor.

Bünyamin Aydın, mağazanın müşterileriyle kişisel ilişkilerini geliştirmek, moda ve tasarıma bakışlarına meydan okumak amacıyla; kadın ve erkek hazır giyim, aksesuar, sneaker, teknoloji ve tasarım objeleri dahil mağazada sunulacak tüm ürünleri şahsen seçecek. İstanbul’da alışveriş deneyiminin kapsayıcılığını her açıdan artırmak için çeşitli ve sürekli evrilen uluslararası ve yerel markalardan seçkiler de dahil edecek.

Burası bir keşif yeri. Buradan alışveriş yapmak zorunda değilsiniz. Sadece kendinizi eğitebilir, moda, teknoloji, tasarım ve girişimcilik gibi konularda bilgi edinebilirsiniz” diyen Aydın, mağazanın İstanbul’un yaratıcı potansiyelini yansıtan ve güçlendiren ortak bir platform sunmak amacıyla panellere, atölye çalışmalarına ve etkinliklere ev sahipliği yapacağını da sözlerine ekliyor.

What do you think?

Written by bestylemagazine

FERZAN ÖZPETEK: “BENİM DE SIRLARIM VAR”

FAHRİYE EVCEN YER ALDIĞI SON KOTON REKLAM FİLMİNDE ENERJİSİYLE BÜYÜLEDİ