in

Lazika Genel Müdürü Emre Erçin

Lazika, çaya emek veren, gelişmesi için sürekli çalışan, çaya saygı duyan bir misyona hizmet ederek “ iyi yaprak, iyi çay” felsefesinin yaygınlaşması için çalışan yeni bir kuruluş. Türk çayının iyileşmesi ve gelişmesi için gerek argeleri, gerek hizmet anlayışları ve inovatif fikirleriyle çay sektöründe çığır açan müthiş bir marka. Artisan yeşil çay ve yaprak siyah çay üretimlerine son dönemde hız veren başarılı markanın başarılı yöneticisi Emre Erçin ‘e çay dünyasının yeniliklerini ve püf noktalarını sorduk.

Kısaca Lazika’yı tanıyabilir miyiz?

Lazika, 2013 yılında Önder Saraloğlu tarafından çayı eski güzel, lezzetli günlerine götürmek üzere kuruldu. Ben üç kişilik bu güzel ekibe inanarak, 2016 Ocak ayında Lazika’ya yatırım yaparak ortak oldum. Sonrasında Lazika’ya bir yol haritası belirledik ve markalaşma, ürün geliştirme stratejilerimizi oluşturup birer birer uygulamaya başladık. Amacımız çayın merkezi Ardeşen’de, nitelikli katma değerli çay ve çay bazlı ürünler üretmek ve ürünlerimizi tüm dünyaya, onların istedikleri lezzet ve ambalaj kalitesinde sunmak. İnsanların güven duyduğu, görünce gülümsediği, tüketince mutlu olduğu ve her zaman tercih ettiği bir çay markası olmak istiyoruz.

Üretim merkezimiz Rize’nin ilçesi Ardeşen’deki Fırtına Vadisi’nde, paketleme ve ambalajlama merkezimiz iseElmalık Köyü’nde bulunuyor. Şu an Lazika çaylarımızı Almanya, Hollanda, Belçika, Fransa, Avusturya, Amerika, İngiltere, Dubai başta olmak üzere 12 ülkeye ihraç ediyoruz.

Lazika’nın ürünleri arasında siyah çay, yeşil çay ve ‘Hisli Harmanlar’ serisi ve her mevsim bitkilerinden oluşan karışım ‘4 Mevsim’ olmak üzere bitki çayları yer alıyor. İstanbul’da 42 Maslak AVM’de tüm ürünlerimizin tadılabileceği bir kafemiz bulunuyor. Çaylarımıza Lazika cafe ve dükkanlardan, Duty Freelerden, önde gelen süpermarketlerden, online kanallardan (lazika.com.tr) ve sayıları 300 civarında olan organik-doğal şarküterilerinden ulaşılabiliyor.

Yeşil çay ve faydaları hakkında bilgi verir misiniz?

Yeşil çay doğanın mucizlerinden biri, belki de en önemli mucizesi diyebiliriz. Çay aslında Çin’de ilaç olarak keşfedildi. Milattan önce 2700’lerde çayın ilaç olarak kullanıldığını ve bunu yüz yıllar boyunca sürdüğünü biliyoruz. Tahmin edeceğiniz üzere bu fayda için içilen çay yeşil çaydı. Endüstrileşme ve ticaretin gelişmesiyle beraber çay bir keyif içeçeğine dönüştü. Yeşil çay okside ve fermente olmayan bir çaydır. Siyah çay ise hem okside, hem fermente bir çaydır. Dolayısıyla bu iki çayın içerisinde olan aktif maddeler ve faydalar farklıdır. Yeşil çayı faydalı ve iyi bir çay haline getiren ise içinde bulunan maddelerin miktarıdır. Yeşil çayın antioksidan etkisini ve faydasını borçlu olduğu aktif maddeler Katechin, Polifenol ve Ekstrakt oranlarıdır. Yeşil çay polifenol ve serbest radikallerin düşmanı katechinler açısından zenginken, siyah çay ise çok iyi bir antibakteriyeldir. Yeşil çay en fazla doğal polifenole sahip bitkilerden biridir. Polifenol varlığı aslında yaprağın ve üretimin kalitesiyle belirleniyor. Lazika yeşil çayın polifenol oranı yüzde 15’in üzerindedir. Ekstrakt oranı ise yüzde 44.5 civardır. Bu iki oran da Türk çayı adına gurur duyulacak çok yüksek bir orandır. Zira Gıda Kodeksinin belirlediği polifenol oranı yüzde 11, kateşin oranı ise 7. Kateşin oranımız ise yaklaşık yüzde 11. Lazika olarak yeşil çaylarımızda yüzde 60 daha fazla kateşin bulunuyor. Lazika yeşil çaylarımız Karadeniz Bölgesi’nde 100’ün üzerinde bölgedeki kadınlar tarafından mayıs ayında ilk hasatta elle toplanan 2,5 yapraklardan elde üretiliyor. Kadınlar iş gücümüzün çok önemli bir kısmını oluşturuyor. Lazika’nın ekibinin yüzde 88’i kadın.

Türkiye dışında, Amerika, Almanya, Fransa, Dubai, Rusya ve İngiltere’ye yeşil çay ihraç ediyoruz. Dünyada yükselişte olan bitki ve yeşil çay kategorisinin Türkiye’de de hızla büyüdüğü görüyoruz. Geçtiğimiz yıl bir önceki yıla göre beş kat daha fazla yeşil çay ürettik, bu alanda ciddi bir talep olduğunu gözlemliyoruz.Lazika, Japonya ve Çin’in en iyi yeşil çaylarıyla hem lezzet hem de fayda olarak rekabet ediyor.

Yükselen trend olarak bitki çayları ile ilgili neler aktarmak istersiniz?

Bilgiye ulaşım kolaylaştıkca tüketiciler artık doğal şeylerin önemini, doğanın ve bitkilerin mucizlerini hızlı bir şekilde anlamaya başladılar. Bir de aşırı yoğun hayatlarımızda fayda odaklı tüketim alışkanlıkları belirlemeye başladık. Çünkü günlükhayat rutinimizde zamanla yarışıyoruz Kendimize ayırdığımız zaman özellikle şehirlerde aşırı düşmüş durumda. Bu iki faktör bitki çaylarının öneminin hızla kavranmasına sebep oluyor. Eskiden büyüklerimizin yaptığı şeylerin, verdikleri tavsiyelerin

aslında yaşanmış kadim gelenekler ve doğanın mucizeleri olduğunu anlamaya başladık sanırım. Lazika’nın, bitki çayı serisi“Hisli Harmanlar” ile farklı duygulara hitap etmeye çalışıyoruz.Anadolu’nun eşsiz ve şifa dolu bitkilerinin çoğu Türkiye’de ilk kez Lazika tarafından poşetbitki çayı olarak sunuluyor. Kimisi endemik kimisi dünyanın bir ucundan bitkilerin bir araya geldiği bu doğal bitki çayları serimizde dokuz farklı Hisli Harman bulunuyor: Maşuka, Sekine, İstirahat, Deli Dolu, Sebat, Lunapark, Canfeza, Gözüpek ve Ege Terapisi.

İyi çayı nasıl anlarız?

İyi çay aslında bahçede başlıyor. İyi çay, iyi çay yapraklarından üretilir. Toplanması, taşınması, üretilmesi ve paketlenmesinde özen şarttır. Çay çok narin bir bitkidir. Maalesef tüm üreticiler bunu önceliklendirmiyor. Bu özenin olmaması da çayın daha fabrikaya gelmeden yorulmasına, kötüleşmesine neden oluyor. Günde 200 ton ve üzeri üretim yapan bir fabrikadan iyi kalite çay çıkması pek olası değil.

Siyah çay, renk olarak kızıl ve berrak olmalı, lezzet olarak ise buruk ama acı olmamalıdır. İyi çay yapay ekstrakt istemez. Kendi tadı ve ekstraktı fazlasıyla vardır ve iyi siyah çayın tozu yoktur. İçerisindeki ekstrakt oranı yüzde 32 ve üzeri olmalıdır.

 

What do you think?

Written by Kezban Belet

Petrol Ofisi Maxima 2023 Türkiye Ralli Şampiyonası’nın İlk Yarışı Rally Bodrum Sona Erdi

Sessiz Lüks Modası ‘Quiet Luxury’